40,4559$% 0.1
47,5096€% -0.09
54,9297£% 0.32
4.438,67%-0,43
฿%
Ξ%
Türkiye’de üniversite mezunu gençler, eğitim hayatları boyunca hayalini kurdukları meslekleri yapamadan işsizlik, düşük ücret ve belirsizlikle karşılaşıyor. Deneyim şartı, iş bulma sürecinde önlerine büyük bir engel olarak çıkarken, stajlar çoğu zaman bir öğrenme süreci yerine ucuz işgücü arayışına dönüşüyor. Bu durum, yalnızca ekonomik değil, derin bir toplumsal sorun haline geliyor.
Giresun Üniversitesi Tirebolu İletişim Fakültesi Gazetecilik bölümünden bir yıl önce mezun olan Deniz Çam, “Kendimi mesleğimi yapacağım, geçinebileceğim bir işe başlamış olarak hayal ediyordum. Ama medya sektörü mesleğimi bırakmaya zorladı” diyor. On’dan fazla medya kurumuna başvurduğunu, ancak çoğundan yanıt bile alamadığını belirtiyor. Aynı üniversiteden mezun Sibel Sevindik ise 50’den fazla iş başvurusu yapmasına rağmen çoğunda “deneyim” şartı nedeniyle elendiğini ifade ediyor. “İlanlarda 3 ila 5 yıl deneyim aranıyor. Yeni mezun birinin bu şartı karşılaması mümkün değil” diyerek iş bulamamanın maddi ve psikolojik yüküne dikkat çekiyor.
Rakamlar sorunun boyutunu gösteriyor
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Haziran 2025 İşgücü İstatistikleri’ne göre, 15-24 yaş arası gençlerde dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 16,2. Bu oran erkeklerde yüzde 12,3 iken, kadınlarda yüzde 23,7’ye kadar çıkıyor. Sayılara bakıldığında, 949 bin gencin işsiz olduğu görülüyor. Geniş tanımlı işsizlik ise dar tanımlının iki katından fazla. DİSK-AR’ın hesaplamalarına göre, geniş tanımlı genç işsiz sayısı 1 milyon 937 bin kişiye ulaşmış durumda.
Dar tanımlı işsizlik, yalnızca son dört hafta içinde aktif iş arayanları kapsarken; geniş tanımlı işsizlik, part-time çalışıp tam zamanlı iş arayanları ve iş aramayı bırakmış ama çalışmaya hazır olanları da içeriyor.
“Stajlar ucuz işgücü kapısı oldu”
Kocaeli Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Aziz Çelik, gençlerin iş hayatına girememesinin en büyük nedenlerinden birinin “deneyim” şartı olduğunu belirtiyor. Çelik’e göre gençler ilk işlerine zaten deneyimsiz başlayacak, ancak işverenler bu şartı bir bahane olarak kullanıyor. “Artan işsizlik, gençleri ya stajlara yönlendiriyor ya da ‘ne iş olsa yaparım’ noktasına getiriyor. Ancak stajların çoğu artık öğrenme değil, ucuz işgücü sağlama amacı taşıyor” diyor.
Üniversite mezunlarının çoğunun kendi alanlarında iş bulamadığını ve bunun toplumsal kaynak israfı olduğunu belirten Çelik, gençlerin büyük kısmının asgari ücretin bile altında tekliflerle karşılaştığını vurguluyor. Ona göre bu durum sadece emek sömürüsü değil, “vahşi kapitalizmin” açık göstergesi.
Çözüm önerileri
Çelik, genç işsizliğinin çözümü için kamunun iş yaratma kapasitesini artırması, eğitim planlamasının yeniden yapılması, çalışma saatlerinin kısaltılması ve genç istihdamının teşvik edilmesi gerektiğini söylüyor. Ayrıca, emeklilikte geçinemediği için iş arayan yaşlı nüfusun, gençlerin iş imkanlarını daralttığına dikkat çekiyor.
Son olarak Çelik, örgütlenmenin önemine vurgu yapıyor: “Gençler sendikalarda, platformlarda bir araya gelip kolektif hak mücadelesi vermeli. Bu, çıkış yolunun en önemli adımıdır.”
Kaynak
Gençler Türkiye’nin Geleceğini Konuşuyor: “Gençliğin Gündemi” 15 Ağustos’ta