40,4559$% 0.1
47,5096€% -0.09
54,9297£% 0.32
4.438,67%-0,43
฿%
Ξ%
İstanbul Valiliği, yeni eğitim-öğretim yılı başlamadan önce belediyelere ve kaymakamlıklara gönderdiği yazıda, sokak köpeklerinin “güvenlik tehdidi oluşturduğu” gerekçesiyle toplanmasını istedi. Bu karar kamuoyunda büyük tartışma yarattı. Yaşatacağız Platformu, bu talimatın, “Katliam Yasası”nın fiilen uygulanması anlamına geldiğini, hayvanların yaşam hakkının idari yazılarla ortadan kaldırıldığını vurguladı.
Platformun açıklamasında şu ifadeler dikkat çekti:
Yaşatacağız Platformu, sokakta yaşayan hayvanların kent yaşamının ayrılmaz bir parçası olduğunu, onları “tehdit” olarak tanımlamanın şiddeti ve nefreti meşrulaştırdığını belirtti.
Platform, valiliğin kararının çocukları da olumsuz etkilediğini dile getirdi. Açıklamada, “Çocukların hayvanları tehdit olarak görmesine neden olan bu yaklaşım, korkuyu büyütüyor. Oysa okullarda, çocuklara hayvanlarla barış içinde yaşamayı, doğayı sevmeyi öğretmek gerekiyor” denildi.
Ayrıca, eğitim sistemindeki gerçek sorunlar vurgulanarak, “Aç kalan, beslenme çantası bile olmayan çocukların okula gidişi mi tehdit; yoksa kuyruk sallayan bir köpek mi?” sorusu yöneltildi.
Yaşatacağız Platformu, valiliğin sokak köpeklerini toplama kararının, hayvanları barınaklara göndermeyi içerdiğini belirterek şunları kaydetti:
Platform, barınakların koşullarının yetersiz olduğunu, hayvanların çoğunun burada yaşamlarını yitirdiğini hatırlatarak gerçek çözümün yerinde kısırlaştırma, besleme ve toplumla uyum politikaları olduğunu vurguladı.
Platformun açıklamasında en dikkat çekici ifadelerden biri şu oldu:
“Biz biliyoruz ki tehdit, sokak köpekleri değil; bu kararları alanların zihniyetidir. Tehdit, yaşamı tecrit eden, doğayı, hayvanı, insanı karşı karşıya getiren anlayıştır. Onlar toplamak, öldürmek istiyor; biz hayvanları da çocukları da yaşatacağız.”
Yaşatacağız Platformu, kamuoyunu birlikte mücadele etmeye çağırdı ve kararı tanımadıklarını duyurdu.
Hukukçulara göre valiliğin bu kararı, Anayasa’da güvence altına alınan yaşam hakkına aykırı. Ayrıca, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler de hayvanların yaşam hakkının korunmasını öngörüyor. Uzmanlar, bu uygulamanın toplumda hayvanlara yönelik şiddeti artırabileceği ve çocuklara korku kültürü aşılayabileceği görüşünde.
Yaşatacağız Platformu, kentlerde hayvanlarla birlikte yaşamanın yalnızca ekolojik değil, toplumsal barış açısından da kritik olduğunu ifade etti. Açıklamada, “Korkuyu değil, birlikte yaşamı büyütüyoruz” denilerek tüm yurttaşlara sokak hayvanlarının yanında olma çağrısı yapıldı.
Platformun talepleri ise şöyle sıralandı:
Son olarak Platform, mücadelenin süreceğini belirterek şu mesajı verdi:
“Hayvanlar çocuklar için tehdit değildir. Tehdit, yaşamı yok eden zihniyettir. Biz korkuyu değil, yaşamı büyütüyoruz. Onlar toplamak, öldürmek istiyor; biz hayvanları da çocukları da #yaşatacağız!”
Arya Genç ile Yeni Bir Yolculuk Başlıyor!