38,0128$% 0.09
41,5613€% 0.23
48,4331£% -0.13
3.675,22%0,94
3002003฿%2.22063
59644Ξ%4.02958
Kadınların adalet, güvenlik, barınma ve eşitlik taleplerinin yoğunlaştığı bir dönemde, Mimoza Kadın Derneği 2025 yılının ilk altı ayını kapsayan danışma hattı verilerini kamuoyuyla paylaştı. Ocak–Haziran 2025 dönemini içeren rapor, kadınların karşılaştığı çok yönlü sorunları ve bu sorunlara karşı geliştirilen dayanışma mekanizmalarını net biçimde ortaya koyuyor.
Derneğin Kadın Danışma Merkezi, 87’si telefon ve dijital kanallar üzerinden, 8’i yüz yüze olmak üzere toplamda 106 başvuru aldı. Başvurular, kadınların hukuki destek, psikolojik danışmanlık, ekonomik yardım, barınma bilgisi ve yönlendirme gibi birçok konuda çözüm aradığını gösterdi.
Kadınların hukuki desteğe en çok ihtiyaç duyduğu alanlar arasında; kürtaj hakkı, zorla evlendirilme riski, kadın cinayeti davaları ve kadına yönelik şiddet davaları öne çıktı. Özellikle 1 kadının kürtaj hakkı konusunda hukuki yardım istemesi ve başka bir kadının zorla evlendirilmeye çalışıldığını bildirmesi, kadınların yaşadığı hak ihlallerinin boyutunu gözler önüne seriyor.
Kadın cinayeti davası kapsamında bir kadının hukuki temsil talebi ve başka bir kadının maruz kaldığı şiddet nedeniyle açılan dava sürecine yönelik destek talebi, adalete erişimde sivil toplumun rolünün ne kadar hayati olduğunu gösteriyor.
8 kadın, kira, temel ihtiyaç ve gıda gibi sebeplerle ekonomik destek başvurusunda bulundu. Ekonomik yoksunluk kadınların en temel haklarına ulaşmasını engellerken, Mimoza Kadın Derneği gibi kurumlar, bu engelleri aşmak için kritik bir destek sunuyor.
Kadınların yalnızca kriz anlarında değil, bilgi edinme ve kariyer planlama süreçlerinde de destek aldığı görülüyor. Rapora göre 2 kadın akademik araştırma ve tez çalışması kapsamında bilgi talebinde bulundu. 4 kadın ise doğrudan staj başvurusunda bulundu.
Bunun yanında, yaşlı yakınlarına bakım sağlayamayan 2 kadın, yaşlı bakım ya da bakıcı ihtiyacı nedeniyle danışma merkezine başvurdu. Bu başvurular, kadınların bakım emeği yükü altında nasıl yalnızlaştığını gösteriyor.
Başvuru yapan 14 kadın, ihtiyaçları doğrultusunda ŞÖNİM, belediyeler ve sosyal hizmet merkezleri gibi kurumlara yönlendirildi. Bu durum, yerel hizmet sunucuları ile sivil toplumun iş birliğinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.
Mülteci kadınlar da danışma hattının önemli kullanıcıları arasında yer aldı. Toplam 6 mülteci kadın, sosyal, hukuki ve temel destek ihtiyaçları için Mimoza Kadın Derneği’ne başvurdu.
Raporun en dikkat çekici verilerinden biri ise 11 kadının, sığınma evlerine dair bilgi talep etmesi oldu. Kadınlar; başvuru süreci, kalış koşulları ve verilen hizmetler hakkında detaylı bilgi almak amacıyla derneğe ulaştı. Bu başvurular, barınma hakkının kadınların güvenliği açısından ne kadar kritik olduğunu ortaya koyuyor.
Derneğe yapılan tüm başvurular, Hukuk Komisyonu, Psikoloji Komisyonu ve Vaka Yönetim Komisyonu tarafından bütüncül bir yaklaşımla değerlendirildi. Avukatlar, hukuki destek gereksinimlerini tespit ederek yönlendirme ve bilgilendirme yaparken; psikologlar, bireysel görüşmelerle psikolojik destek sağladı. Vaka Yönetim Komisyonu ise süreci baştan sona takip ederek en uygun destek mekanizmasına erişimi sağlamak adına kurumlarla iş birliği içinde çalıştı.
Kadınlar derneğe yüz yüze görüşmelerin yanı sıra e-posta, sosyal medya mesajları ve telefon aracılığıyla da ulaşabildi. Dernek, başvurucunun seçtiği iletişim kanalına göre hızlıca harekete geçerek danışmanlık süreçlerini başlattı.
Hazırlanan grafik verilerine göre, en yüksek başvuru oranı %18,6 ile sığınma evi bilgisi talebi, %14,2 ile sosyal destek talebi, %12,4 ile kurum yönlendirmesi, %11,5 ile genel bilgilendirme ve %10,6 ile hukuki destek alanlarında gerçekleşti.
Dayanışmanın Gücü Kadınların Yanında
Mimoza Kadın Derneği’nin hazırladığı 2025 yılı ilk yarıyıl raporu, kadınların karşılaştığı çok katmanlı sorunları gözler önüne sererken, sivil toplumun bu sorunlarla baş etme kapasitesini ve etkisini açıkça ortaya koyuyor. Kadınların yalnız olmadığını gösteren bu dayanışma ağı, hukuki, psikolojik ve sosyal destek mekanizmalarını bir araya getirerek umut verici bir örnek sunuyor.
Sivil Toplumun Gücü Sivil Toplumdan