Türk Psikologlar Derneği’nden Açıklama: Psikoloji Kontenjanlarında Azalma Umut Veriyor, Mücadele Devam Ediyor

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türk Psikologlar Derneği, uzun süredir psikoloji bölümlerindeki kontrolsüz kontenjan artışına yönelik dile getirdiği eleştirilerin ardından, 2025 yılı üniversite kontenjanlarında yaşanan düşüşü meslek adına olumlu ve umut verici bir gelişme olarak değerlendirdi. Dernek, başta TBMM, YÖK ve Sağlık Bakanlığı olmak üzere ilgili tüm kurumlarla yürüttüğü görüşmeler ve girişimler sonucunda, yalnızca psikoloji alanında değil, diğer sağlık alanlarında da benzer kazanımların sağlandığını vurguladı. Devlet üniversitelerinde psikoloji bölümleri özelinde yapılan incelemelerde, özellikle köklü ve büyük üniversitelerde %50’ye varan kontenjan azaltımı göze çarparken, genel toplamda %25’lik bir düşüş tespit edildi. Bu azalma, hem eğitimin kalitesini artırma hem de mezun psikologların mesleklerini icra ederken karşılaştıkları yapısal sorunları hafifletme yönünde önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Vakıf üniversitelerinde ise tablo daha farklılık gösteriyor; bazı üniversiteler kontenjanlarını korurken, bazıları azalma yoluna gitmiş durumda. Genel ortalamaya bakıldığında ise yaklaşık %14’lük bir düşüş söz konusu. Türk Psikologlar Derneği, bu durumu mesleki niteliği koruma ve psikologların istihdam edilme koşullarını güçlendirme çabalarının somut bir sonucu olarak görüyor. Ancak buna rağmen, kontenjan azaltımının hala yeterli olmadığını belirten dernek, bu gelişmenin yalnızca bir başlangıç olduğunu ve psikoloji lisans programlarına girişte başarı sırasına dayalı bir baraj sistemi getirilinceye kadar mücadelenin devam edeceğini ifade ediyor. Dernek, sağlık alanındaki diğer meslek örgütleriyle kurduğu iş birliği sayesinde yalnızca psikologlar için değil, aynı zamanda psikiyatri hemşireliği, sosyal hizmet, ergoterapi ve benzeri sağlık branşlarında da benzer şekilde kontenjanlarda iyileştirmelerin yapılmasını sağlamayı başardı. Kontenjan artışının, mezun psikolog sayısındaki hızlı yükselişle birlikte istihdam sorununu da beraberinde getirdiği, mezunların kamuya atanma sürecinde yaşanan sıkıntıların mesleki memnuniyet ve hizmet kalitesini ciddi biçimde etkilediği bir kez daha hatırlatıldı. Ayrıca denetimsizce açılan bölümlerin niteliği, akademik kadro yetersizliği ve staj imkânlarının kısıtlılığı da Türk Psikologlar Derneği tarafından uzun süredir dile getirilen önemli sorun başlıkları arasında yer almakta. Tüm bu nedenlerle, kontenjanların düşürülmesi kadar bölümlerin açılmasında kalite kriterlerinin artırılması, akademik yeterliliklerin gözetilmesi ve öğrencilerin mesleki gelişimlerini destekleyecek uygulama alanlarının sağlanması da büyük önem taşıyor. Türk Psikologlar Derneği, yalnızca kontenjan ve baraj talepleriyle değil, aynı zamanda psikologların mesleki haklarının korunması, uzmanlık alanlarının tanımlanması ve ruh sağlığı yasasının hayata geçirilmesi gibi birçok yapısal konuda aktif politika üretmeye devam ediyor. Dernek, tüm bu süreçleri kamuoyuyla şeffaf şekilde paylaşırken, meslektaşlarını da sürece destek olmaya ve dayanışmaya çağırıyor. Türk Psikologlar Derneği, bu kazanımın yalnızca bir adım olduğunun altını çiziyor ve mesleki niteliği koruma mücadelelerini başarı sırasına dayalı baraj sisteminin hayata geçirilmesine kadar kararlılıkla sürdüreceğini kamuoyuna saygıyla duyuruyor.

Kaynak