34,7632$% 0.06
36,5818€% 0.08
44,1240£% 0.19
2.960,98%0,36
฿%
Ξ%
Sivil Toplum Geliştirme Merkezi Derneği (STGM), Avrupa Birliği desteğiyle “Örgütlenme Özgürlüğünün İzlenmesi” projesi kapsamında hazırladığı “Türkiye’de Sivil Toplum Algısı 2024” raporunu kamuoyuyla paylaştı. Rapor, Türkiye’nin 42 ilinde gerçekleştirilen 3.040 yüz yüze görüşme ile hazırlanmış olup, sivil toplum örgütlerinin toplum nezdindeki algı, güven ve tanınırlık düzeylerini ele alan kapsamlı bir çalışmayı temsil ediyor.
STÖ’lere yönelik olumlu algıya rağmen, toplumun geniş bir kesiminin bu kuruluşların faaliyetleri ve işlevleri hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığı görüldü. Bu durum, sivil toplumun iletişim stratejilerini güçlendirmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
Rapor, özellikle gençlerin ve kadınların sivil topluma daha aktif katılımının teşvik edilmesi gerektiğini vurguluyor. Bu grupların karar alma mekanizmalarına dahil edilmesi, sivil toplumun daha dinamik ve kapsayıcı bir yapıya kavuşması için kritik öneme sahip.
Toplum, STÖ’lerin daha şeffaf bir şekilde faaliyet göstermesini ve finansal raporlamalarını açık bir şekilde paylaşmasını bekliyor. Şeffaflık eksikliğinin giderilmesi, STÖ’lerin güvenilirliğini artırabilir.
6 Şubat depremleri, sivil toplumun kriz anlarında oynadığı hayati rolü ortaya koydu. Deprem bölgelerinde barınma, gıda ve diğer temel ihtiyaçları karşılamak için hızla harekete geçen STÖ’ler, toplumun geniş kesimlerinde olumlu bir izlenim bıraktı. Ancak, devlet ve sivil toplum iş birliğinin daha iyi koordine edilmesi gerektiği raporda önemli bir vurgu olarak yer aldı.
STÖ’ler, gençler ve kadınları karar alma süreçlerine dahil edecek stratejiler geliştirmeli. Bu, toplumsal dayanışmanın güçlenmesine önemli bir katkı sağlayacaktır.
Faaliyetlerin ve harcamaların şeffaf bir şekilde raporlanması, toplumun STÖ’lere olan güvenini artıracak kritik bir adım olarak öneriliyor.
Dijital iletişim araçlarının etkin kullanımı, sivil toplum faaliyetlerinin daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlayabilir.
Afet dönemlerinde STÖ’lerin daha bağımsız ve etkin bir şekilde çalışabilmesi için devlet müdahalelerinin sınırlandırılması gerektiği belirtiliyor.
Devlet ve sivil toplum kuruluşlarının afet yönetiminde daha iyi koordine edilmesi, krizlere müdahale süreçlerini hızlandırabilir ve etkinliği artırabilir.
“Türkiye’de Sivil Toplum Algısı 2024” raporu, sivil toplum örgütlerinin toplum nezdindeki algısını güçlendirmek için stratejik bir yol haritası sunuyor. Deprem gibi kriz dönemlerinde artan güvenin kalıcı hale gelmesi ve sivil toplumun daha geniş bir kitle tarafından tanınması için şeffaflık, iletişim ve katılım odaklı bir yaklaşım öneriliyor.
Raporun Tamamını Okuyun:
Detaylı rapor içeriğine ulaşmak için buraya tıklayın.
Gençler, Kentlerin Geleceğini Şekillendiriyor