06 Aralık 2025 Cumartesi
Habitat Derneği, Vodafone ve WWF-Türkiye ortaklığıyla sürdürülen “Dünya İçin Lazım” projesi kapsamında çevrim içi eğitmen eğitimlerinin Aralık ayında yapılacağını duyurdu. Proje; çocuklara ve gençlere çevresel farkındalık kazandırmayı, sürdürülebilir yaşam alışkanlıklarını yaygınlaştırmayı ve doğayla uyumlu bir gelecek bilinci oluşturmayı hedefliyor.
Proje kapsamında Türkiye’nin dört bir yanında atölyeler, eğitimler ve dijital içeriklerle binlerce çocuğa ulaşılırken, 7-14 yaş grubu öğrencilerin iklim krizi, enerji verimliliği, sıfır atık, geri dönüşüm ve e-atıklar gibi konularda bilinçlenmesi amaçlanıyor.
Kimler Eğitmen Olabilir?
Habitat Derneği, gönüllü eğitmen adaylarını başvuruya davet ederken eğitimin yalnızca öğretmenlere açık olduğunu belirtti. Resmi veya özel kurumlarda görev yapan tüm branşlardan öğretmenler projeye başvurabiliyor.
Eğitmenlerin sorumlulukları arasında şunlar yer alıyor:
Eğitim Programı ve Takvimi
Eğitmen eğitimi, üç gün boyunca çevrim içi olarak gerçekleştirilecek:
Kontenjanın 50 kişiyle sınırlı olduğu eğitim için başvuru yapan öğretmenlere süreç hakkında telefonla bilgi verilecek ve ilgili WhatsApp grubuna dahil edilecek.
Soru sormak isteyen katılımcılar fatmagulal@habitatdernegi.org adresine e-posta gönderebiliyor.
Uluslararası Mülteci Hakları Derneği (UMHD), mülteci hakları ve insan hakları alanında deneyim edinmek isteyen gençler için hazırlanan 2026 İlkbahar Dönemi Gönüllü Staj Programı’nın başvurularını başlattı. Program, 1 Ocak – 31 Mart 2026 tarihleri arasında uygulanacak ve toplamda 192 saatlik bir staj sürecini kapsayacak.
Başvuru Şartları ve Süreç
UMHD’nin açıklamasına göre staj programı tamamen gönüllülük esasına dayanıyor ve katılımcılardan düzenli katılım bekleniyor. Başvuru yapmak isteyen adayların program için hazırlanan formu 20 Aralık 2025 tarihine kadar doldurmaları gerekiyor.
Dernek Başkanı Emine Gök, Engelli Çocukların Sağlık Hakkına Erişimini Anlatacak
SBÜ İTF Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından 3 Aralık Engelliler Günü kapsamında düzenlenen etkinlikte, Kalkınmada Kadının Sağlık Hakkı Derneği yer alacak. Program, 4 Aralık 2025 tarihinde saat 14.00’te hastanenin Dr. Behçet Uz Seminer Salonu’nda (İ Blok, 6. Kat) gerçekleştirilecek.
Etkinlikte Dernek Yönetim Kurulu Başkanı Uzm. Hemş. Emine Gök konuşmacı olarak davet edildi. Gök, “Engeli Olan Çocukların Sağlık Hakkına Erişimlerinin Güçlendirilmesi” başlıklı sunumunda, Avrupa Birliği ve UNICEF Türkiye tarafından desteklenen araştırma çalışmalarının bulgularını paylaşacak. Konuşmada, engelli çocukların sağlık hizmetlerine erişimde karşılaştığı eşitsizlikler, ayrımcılık biçimleri ve hak temelli çözüm önerileri ele alınacak.
Dernek, engellilik alanında çalışan tüm paydaşları, sağlık profesyonellerini ve öğrencileri etkinliğe davet ediyor.
Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı, Türkiye’de özgürlüğünden yoksun bırakılan çocukların örgün eğitime erişim hakkını kapsamlı biçimde ele alan analiz çalışmasını kamuoyuna duyurdu. “Çocuk Mahpusların Eğitim Hakkına Erişimini İzleme” başlıklı çalışma; Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı, FİSA Çocuk Hakları Merkezi ve SHU Dr. Emrah Kırımsoy tarafından yürütüldü.
Eşit Haklar için İzleme Derneği (ESHİD) ve İnsan Hakları Bilgi ve Belge Sistemleri (HURIDOCS) ortaklığında yürütülen çalışma, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu tarafından desteklenen “İzleme ve Savunuculuk Ortaklıkları Yoluyla Türkiye’deki Dezavantajlı Grupların Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklarının Desteklenmesi” Alt Hibe Programı kapsamında gerçekleştirildi.
Paylaşılan raporda, özgürlüğünden yoksun bırakılan çocukların örgün eğitime erişiminde yaşanan sorunlar, mevcut uygulamalar ve hak ihlalleri detaylı biçimde ele alınıyor. Çalışma kapsamında hazırlanan değerlendirme, çocukların eğitim hakkına erişimini izlemeyi ve bu alanda savunuculuk faaliyetlerine katkı sunmayı amaçlıyor.
Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği: 3 Aralık Engelliler Günü… Kutlama değil, eşit haklar için mücadele günü.
Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği’nden Selen Doğan’ın geçen hafta Ankara’da, Sağlamcılığa Karşı Kadın Hareketi Derneği, Fikri Sönmez Yerel Yönetimler ve Demokrasi Derneği ve Adalet Dayanışması el birliğiyle düzenlenen “Sağlamcılığın Çatlakları: Normun Kibri ve Yaşam Mücadelesi” panelinde yaptığı konuşmadan bir bölüm yayınlandı.
Doğan konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“…İçinde yaşadığımız bu muktedirci dünyada yüz yüze geldiğimiz birçok ayrımcılık biçiminden biri ‘sağlamcılık’. Yani engelli olmayanları sağlıklı, şanslı, normal vb. gibi gören, engellileri eksik, kusurlu, hasta kabul eden, ırkçılık ve cinsiyetçilikle beslenen yıkıcı bir ideoloji. bir baskı sistemi. Bu baskılara karşı ittifaklar oluşturabiliyor muyuz?.. Katman katman örülmüş ayrımcılıkları tek tek soyabilmek için çok yönlü bakmak, meseleler arasında bağlar kurmak gerekiyor. Bu bir kapsayıcılık pratiği. Bağlantıları kurmadığımızda haklara da yeterli genişlikte bakamıyoruz…
Sağlamcılık terimini 1980’lerde feministler ortaya attı. Bu dönem aynı zamanda engelliliğin toplumsal yönüne bakmaya başladığımız ve Türkiye kadın hareketinin yükseldiği yıllar. Hak ve özgürlükler mücadelesi farklı sahalarda yürütülüyor olabilir ama kazanımlar kesişim alanlarında daha mümkün. Engellilik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve ayrımcılığın hem sebebi hem sonucu olabiliyor. Sırf bu nedenle bile kadın hareketinin kapsayıcılığı önemli; engelli hareketinde de kadın perspektifinin yerleşmesi gerekiyor. Kapsayıcılık tüm özneleri hesaba katmakla ilgili. Kimseyi geride bırakmamak zorundayız. Sağlam bedenlilik toplumsal-tarihsel-kültürel bir inşa ise feminist çalışmalar bu kültürel inşayı ters yüz etmeye de yarar. Çünkü engellilik, uluslararası insan hakları hukukunun olduğu kadar, toplumsal cinsiyet eşitliğinin de konusu…”